Hamilelik/Doğum Terapisi

EVE YENİ BİRİ GELİYOR!
YAŞASIN, ANNE/BABA OLUYORUM!

Gebe kalmak ve doğurmak aslında kadın fizyolojisinin doğal bir özelliğidir. Ancak doğal olması gebelik ve doğum sürecini sıradanlaştırmaz. Hamilelik ve doğum bir kadının hayatında yaşayabileceği en özel ve kıymetli dönemlerden birisidir. Bazı kadınlar için mutluluk olgunlaşma kendini bulma ve hayalini gerçekleştirme olarak deneyimlenirken, bazıları için korku ve endişe verici bir beklentiye dönüşebilir. Kadın tüm bunları yaşarken, erkek de bir yandan eşine nasıl destek olacağını bilemezken, bir yandan da baba olma ile ilgili karmaşık duygular içerisindedir. Hamilelik, doğum ve sonrasında anne başta olmak üzere, babanın da duygusal sağlığının gözetilmesi; anne, bebek ve eşler açısından oluşturulacak yeni ailenin sağlıklı bir zemin üzerine kurulmasında oldukça önemlidir.

Sağlıklı aile bağları gebelik sürecinde kurulmaya başlar.
 

Hamilelikte Psikolojik Destek Neden Önemlidir?

Planlansın ya da planlanmasın, spontan ya da tedavi sonucunda olsun gebelik süreci, doğum ve sonrasında kadın ve erkek hiç alışkın olmadıkları karmaşık bir süreçten geçerler. Altın çağ diye adlandırılan bu dönem çoğunlukla bir dizi bedensel ve ruhsal değişiklikleri içermektedir.

Hamilelik döneminde anne ve bebeğin sağlığı açısından düzenli bir şekilde doktor takibinde olmak dönemlerine bağlı tıbbi tahlil ve tetkikleri yaptırmak oldukça önemlidir. Genellikle de bu konuda çiftler oldukça özenli ve dikkatli davranırlar. Hamilelik ile ilişkili görünür haldeki beden sorunları çoğunlukla çözüme kavuşturulurken, kadının psikolojik sağlığı ve bu dönemdeki duygusal zorlukları gözden kaçırılır ya da sorunları aşmak için doğru yöntemler uygulanmaz.

Doğum sonrasında annede görülebilecek doğum sonrası depresyon ve buna bağlı olarak anne-bebek ilişkisindeki ve eşler arasındaki oluşabilecek ciddi problemlerin önüne geçmenin tek yolu karşılaşılan zorluklara karşın anne ve babanın psikolojik açıdan profesyonel olarak desteklenmesi olacaktır.

Hamilelik ve doğum süreci belli başlıklar altında tanımlanmaya çalışılsa da akılda tutulması gereken her kadının kendine özel bir hamilelik sürecinden geçtiği hatta aynı kadının farklı gebeliklerinde faklı tecrübeler yaşıyor olmasıdır. Bu nedenle genel tanımlar akılda tutularak, her bir gebelik süreci kadın ve erkek açısından detaylıca değerlendirilmeli genel geçer tavsiye ve müdahalelerden çok kişi ve ilişkiye özel çözümler üzerinde durulmalıdır.
 

Doğum Yapma Korkusu / Tokofobi

Aslında her gebe kadının doğum yapmaya ilişkin bir endişesi ve korkusu vardır. Sonuçta daha önce tecrübe etmediği bir durumu yaşayacaktır. Bu normal bir endişedir. Ancak doğuma ilişkin makul olmayan korkular var ve bunlar anne adayının psikolojisi bozacak nitelikte ise o zaman annenin doğum yapma fobisi tokofobi ile karşı karşıya demektir. Bu durumun sebepleri arasında anksiyöz kişilik özellikleri, geçmiş travmatik doğum, sağlık hizmetlerinde travmatik deneyim, cinsel istismar, daha önce yaşanan düşükler, infertilitede uzun süre tedavi almak, düşük sosyal destekler, zayıf eş ilişkisi gibi faktörler sıralanabilir.

Doğum yapmaya karşı olan fobi düzeyinde korku, gebelik sürecinin aşırı kaygılı ve endişeli geçmesine neden olur. Anne bebek bağlanması olumsuz etkilenebilir.

Gebelik boyunca annenin endişe ve korkularına yeterince önem verilmeli ve nedenleri üzerinde titizlikle araştırma yapılmalıdır. Bu anlamda anneye verilecek psikolojik destek ve müdahaleler oldukça önemlidir. EMDR, tokofobi doğum yapma korkusuna müdahalede oldukça etkin bir uygulamadır.

ANNE OLMA PSİKOLOJİSİ

İyi bir anne olabilecek miyim?

BABA OLMA PSİKOLOJİSİ

Daha büyük bir aileyi geçindirebilecek miyim?